Nenad Bjelica: “Trabzon bu coşkuyla şampiyon olabilir”

Trabzonspor Teknik Yöneticisi Nenad Bjelica, Hırvat basınından Vecernji List’e konuştu. Bjelica, transfer çalışmalarından kadronun içinde bulunduğu pozisyona kadar birçok bilgi verdi. Bjelica, Türkçe’nin çor sıkıntı bir lisan olduğunu belirterek, “Dili çok güç lakin öğrenmek isterim. Çok fazla yabancımız var. İngilizce, Fransızca, İspanyolca çeviren iki tercümanımız var, bu yüzden hızlandırılmış kursta Türkçe öğrenmeye çok gereksinimim yok. Yavaş yavaş birkaç söz öğreniyorum, umarım yakında irtibat kurabileceğim.” diye karşılık verdi. Bjelica, Trabzon’daki insanların futbola çok bağlı olduğunu da tabir ederek, “Trabzon’da kulüp hayatlarının üstünde. Kulübe olan bu sevgiyi her gün hissediyoruz. Dönem başladığında baskı olacak. Lakin biz buna alışkınız. Bu şimdiden dokuzuncu kulübüm. Ne teknik yöneticiliğimde ne de futbolculuğumda bu türlü bir grupta çalışmadım daha evvel. Umarım başarılı oluruz.”

Bjelica, Orsic’i birinci günden itibaren istediğini de tabir ederek, “Neredeyse birinci günden itibaren Mislav ile bağlantıya geçtim. Müzakereler bir buçuk ay sürdü. Mislav, Türkiye’nin en büyük dört kulübünden birine katıldığını biliyor. Kulübün mali imkanları Fenerbahçe, Galatasaray yahut Beşiktaş düzeyinde değil. Onlar üzere oyuncuları getiremiyoruz. Bu yüzden her maçta her şeyini verecek tanıdığım oyuncuların kendini kanıtlamış olanlarını seçiyorum” dedi.

Bjelica, Bartra’nın ekipten ayrılışının da ekonomik nedenlerden dolayı olduğunu vurgulayarak, “Bartra makûs bir oyuncu olduğu için ayrılmadı. Geçen sene çok düzgün oynadı ve çok şey verdi. Lakin maliyetleri düzenleme sürecindeyiz ve Bartra’nın kontratı kulüp bütçesi üzerinde büyük bir yük oluşturuyordu. Benkovic bizim takviyemiz ve değerli bir oyuncu olacağına inanıyorum. Onu hala Dinamo’dan tanıyorum. Mesleği boyunca çok sakatlık geçirdi fakat önemli bir düzeye döndü.”

Türk medyasının Hırvat futbolcularla ilgili transfer tezlerine ait sorulan soru üzerine Bjelica “Türk medyasında çok yanlış bilgi vardı. Pahası 12 milyon euro olan Luka Ivanusec’ten yahut şu anda Hajduk’tan ne değerine olursa olsun ayrılmayacak olan Marko Livaja’dan bahsettiler. Trabzon bunu ödeyemez. Hırvatistan’da Trabzon’a ilgi duyan çok oyuncu var lakin onları getiremiyoruz. Umarım bir Hırvat oyuncu daha gelir. İki yahut üç konuma daha gereksinimimiz var.” yanıtını verdi.

Hamsik’ten bahseden Bjelica “Başardığı her şey nedeniyle büyük bir isim. Napoli’nin yıllarca başkanıydı. Biraz farklı görünse de çok kolay ve mütevazı. Kendi yolunda çalışır. Davranışları ve hakikat tavrı ile bize çok yardımcı oldu. Bir yıl daha oynamasını istedik lakin o mesleğini bitirdi ve kendini ailesine ve işine adamak istiyor. Slovakya’da bir antrenörlük akademisi, İtalya’da bir şarap imalathanesi var, antrenör olmak istiyor…” tabirlerini kullandı.

Deneyimli teknik adam bu dönem belirledikleri maaş bütçesiyle ilgili ise şunları söyledi:

“Bir yıl evvel oyuncu maaşlarına 28 milyon euro bütçe ayırarak şampiyon oldular. Geçen yaz çok fazla yatırım yaptılar ve bu bütçe 42 milyona ulaştı ve hayal kırıklığı yaratan bir altıncılık kazandılar. Para muvaffakiyetin garantisi değildir. Bütçe 30 milyon avro civarında olmalı ve bununla birinciliğe ulaşabilirsiniz. Rekabetçi olacağımıza inanıyorum zira en büyük ekipler bizden en az sekiz maç fazla oynayacak.”

Taraftarların kulüplerine bağlılıklarına değinen Bjelica, “Bu bizi memnun ediyor. Trabzon fakat bu coşkuyla şampiyon olabilir. Taraftarların gücü taşıyor ve bu halde şampiyonluğu kazanmayı başardılar. Makus geçen döneme karşın stadımıza ortalama 15.000 taraftar geldi. Taraftarlar bizi otoyolda durduruyor. Kentteki her binada kulüp bayrakları dalgalanıyor.” diye konuştu.

Trabzon’daki futbol tutkusunu Hajduk, Marsilya, Napoli’ye benzeten Hırvat teknik adam “O düzey ve buna benzeri bir zihniyet. Split’te durumun nasıl olduğunu biliyorum fakat Trabzon’da his katiyetle emsal, hatta daha güçlü.”

Teknik takımda bulunan oğlu Luka’nın misyonu hakkında konuşan Bjelica, “Psikolojik seanslar hakkında sahiden hiçbir fikrim yok. Lakin, bugün kulüpler zihinsel antrenörlere ehemmiyet veriyor. Zira futbol evvel başla oynanır. İnsanları çok uygun okur, birisiyle ne vakit ve nasıl konuşması gerektiğini çabucak kaydeder. Bunlar klasik oturumlar değil, oyuncuyu neyin rahatsız ettiğini yahut azamiye ulaşmasını engelleyen şeyleri bulmaya çalıştığı rastgele ve spontan konuşmalar. Zihinsel antrenörlerin rolleri futbolda giderek daha kıymetli hale gelecek. Bunun için eğitildi lakin bize alanda da yardımcı oluyor.” dedi.